akcakesemedyatv@gmail.com
Ozan Çapar da Mutlaka Konuşmalı
02 Temmuz 2022 01:47:48
Sakıncalı Piyade
İki Ucu Kirli Değnek
Asgari Ücret Tespit Komisyonu, her defasında olduğu gibi, toplana toplana bir hal oldu;
Sonunda da bayram gelmeden nihaî karar alındı:
Asgari ücretin yeni şekli 5 bin 500 lira.
Bir başka deyişle,
Bu yılın başında belirlenen 4 bin 250 liralık ücrete yüzde 25 dolayında iyileştirme yapılmış oldu.
***
Ülkede açlık sınırının 6 bin 500 liraya dayandığı günümüz şartlarında, belirlenen bu orana; “Çok şükür” mü demeli yoksa “Biraz daha fazla olamaz mıydı?”, diyerek tepki mi göstermeli; açıkçası ben de iki arada bir deredeyim.
Çalışanlar gözüyle bakınca, elbette bu parayla geçinmek gerçekten çok zor.
İşverenlerle küçük ve orta ölçekli işletmelerin sahipleri gözüyle bakınca; “Yine de iyi yırttık.”, diyecekleri duyar gibiyim.
***
Basın kuruluşları olarak bizler de birer esnafız. Esnaf Odaları Birliğine bağlı kuruluşlarız.
Bizim penceremizden bakıldığında daha düne kadar asgari ücretli eleman da çalıştırabiliyorduk lise ve üniversitelerden stajyer öğrenci de kabul edebiliyorduk.
2022 yılı başıyla birlikte, bir de yaşananlara yüksek enflasyon eklenip hayat şartları da zorlaştıkça, bu imkana sahip olmak bizim için neredeyse imkansız hale geldi.
Açıkçası her esnaf kendi yağında kavrulmaya çalışmak bir yana, kendi derdine düştü.
Artık herkes üç kuruşun peşinde.
***
Ancak asgari ücretle evlerini geçindirmek ve ailelerinin nafakalarını temin etmekle yükümlü olan emekçi kesimin, durumdan hiç de hoşnut olmadığını biliyorum.
Herkesin ortak kanaati, en azından yeni belirlenecek ücretin açlık sınırının altında kalmaması gerektiğiydi.
***
Ayrıca, bu tespitin belirlenmesi için yapılan toplantılarda alınan, her bir işçi için işverene 100 lira devlet katkısı verilmesi kararını da biraz ilginç buldum.
Sanki 5 bin 400’ü verebilen 5 bin 500’ü veremeyecekmiş gibi…
***
Yeni ücretin belirlenmesinden sonra açıklamada bulunan sayın Cumhurbaşkanı’nın, dört yıl üzerinde kararlılıkla durdukları ekonomik programın temelinde Türk insanının huzurunun olduğunu ifade etmesine de şahit olduk.
Allah onlara da kolaylık versin; ne diyeyim?
Biz bu toplumun birer ferdiyiz ve uzun yıllardır ne ağız tadımız var ne de huzurumuz.
Koskoca iktidar partisinin genel başkanı bilgilerinde yanılmayacağına göre bizim kendimize ait hayatlarda eksiklik ve sıkıntılar var demek ki.
***
Ben hala geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre 112 bin daha artan motorlu araç sayısındayım.
İnsanları dinlesek, akaryakıt ürünlerine birbiri ardına gelen zamlardan şikayetçi olduklarını görüyoruz.
Buna rağmen ne trafikteki araç yoğunluğunda en küçük bir azalma var ne de motorlu araç satışlarında.
Aza kanaat etmek, tasarruf etmek gibi kavramlar artık çok eskilerde kalmış azizim.
Sonra da; “Millet gerektiği zamanda gereken tepkileri göstermiyor.”, derler.
Yaşananlara tepki göstermek önce herkesin kendi hayatında belli başlı sınırlamalara gitmesi ile mümkün.
Bu sınırlamaları dar gelirli vatandaşım yapıyor.
Mecburi olarak yapıyor zaten.
Ayakta ve hayatta kalabilmek için bazı ihtiyaçlarda fedakarlık etmek zorunda olduğunu biliyor.
Lakin lüks yaşama alışmışlar için bunu yapabilmek zor olmalı ki onların alışageldikleri yaşam tarz ve standartları devam ediyor.
***
Gelecek için şimdilik; “Bakalım Mevla’m neyler; neylerse güzel eyler.”, diyelim.
Ozan Çapar da Konuşmalı
Malumunuz olduğu üzere geride bırakmaya hazırlandığımız haftanın en önemli olaylarından biri, İYİ Parti Karadeniz Ereğli İlçe Teşkilatı’nda yapıldığı söylenen paralel üyelikler ve ölülerin partiye üye yapılmak istenmesi.
Bu abuk sabuk ve mide bulandıran iddia ile ilgili konuşmalarını beklediğimiz iki koltuk sahibi, koca haftayı birer yazılı açıklama ile geçirdiler.
Ben, konuşması ve açıklama yapması gerekenlerin İl Başkanı ve Ereğli İlçe Başkanı ile sınırlı kalmaması gerektiğine inanıyorum.
Örneğin bu olay ortaya çıktıktan sonra yapılan soruşturmada İlçe Başkanı Balbaloğlu’nun bu hatada hiçbir sorumluluğunun olmadığını beyan ederek kendilerini günah keçisi ilan eden Ereğli İlçe Teşkilatı’nın iki yönetim kurulu üyesi konuşmalı.
Üye yapılmak istenen on beş ölünün büyük çoğunluğunun nüfusa kayıtlı oldukları köyün muhtarı da konuşmalı.
Partinin İl Disiplin Kurulu Başkanı mutlak surette konuşmalı.
Ve hatta; bu partinin Karadeniz Ereğli İlçe Teşkilatı’nda dönen ne varsa çoğumuzdan daha iyi bilen; yetmediği gibi, öldüğü halde partiye üye yapılmak istenen merhumlardan biri eşinin öz be öz dayısı olan eski ilçe yöneticisi Ozan Çapar da konuşmalı.
Konuşmalılar ve halkın, özellikle de parti tabanının doğrulardan haberdar olmasını sağlamalılar.
Çapar bu konuda duyarlılık gösterecek ve ilk adımı da mutlaka kendisi atacaktır da… diğerlerinden pek ümidim yok açıkçası.